HACKTİVİZM ve HACKTİVİST EYLEMLERİN HUKUKİ AÇIDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

ankebut-group-international

HACKTİVİZM ve HACKTİVİST EYLEMLERİN HUKUKİ AÇIDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

Siyasi amaçlarla bilişim korsanlığı yapılmasına kısaca “hacktivizm” denilmektedir. Aslında hacktivizmin tek bir cümleyle bu şekilde anlatılması eksik olacaktır. Bilgi çağı olarak adlandırdığımız yüzyılda bilginin önemi tartışılmazdır. Bu duruma paralele olarak tarihin çok eski zamanlara dayanmasına rağmen, bilginin açıklanması ve paylaşılması, devletler tarafından genel anlamda benimsenmesi ve uygulamaya başlanması 1950’ler itibariyle bilgi edinme hakkı kavramı olarak karşımıza çıkmaktadır. Bahsi geçen hak, ülkemizde yeni benimsenmeye başlanmış ve Anayasal bir hak olarak koruma altına alınmış, dolayısıyla da temel bir hak haline dönüşmüştür. Bu hakkın düzenlendiği Bilgi Edinme Hakkı Kanunu 2003 yılında yürürlüğe girmiş olmasına rağmen, kamu kurum ve kuruluşlarının görevlerini yerine getirmemesi ve başvurulara cevap vermekten kaçınmaları sonucu bilgi edinme hakkından tam olarak yararlanılamadığı görülmektedir. Bu durumun arkasında yatan sebep ise ülkemizin gizlilik kültürüdür. Dolayısıyla şeffaflık sağlanamamış ve devletler bilgiyi ellerinde tutmaya devam etmişlerdir. Oysaki bilgi edinme hakkı, vatandaşın idareye katılmasında, idareyi denetlemesinde büyük bir rol oynamaktadır ve demokratik devletlerin vazgeçilmez unsurlarındandır.

bilisim-sucu

Hacktivisitler ise, bilginin belli bir çevrenin denetim ve gözetiminde olmasına karşı çıkıp herkesin kullanımına açılması gerektiğini savunurlar. Bu nedenle internette örgütlenerek devletlerin sakladığı veya manipüle ettiği bilgiye ulaşarak bu bilgileri yaymayı hedeflerler. Aynı zamanda internetin ifade özgürlüğünün bir aracı olarak kullanımını destekler ve politik görüşlerini dile getirmek için siber eylemler yapıp bunların kamuoyuna duyurulmasını sağlarlar. Kısacası hacktivist eylemleri, mevcut düzene bir tepki olarak değerlendirilmektedir. Göstermek istedikleri şey ise bilginin kimsenin tekelinde olmadığıdır. Siber aktivistlere Anonymous, LulzSec ve Redhack gibi gruplar örnek gösterilebilir.

2010 yılında Wikileaks’in paylaştığı gizli bilgilere bakıldığında hacktivistlerin bilgiyi paylaşma manttığı ile gerçekleştirilmiş bir eylem olduğu kolaylıkla görülmektedir. Ancak Wikileaks’in kendisi bir hacktivist grup değil “sızıntı gazetecilik platformu”dur. Sızdırılan bilgiler ise organizasyona çok çeşitli yollardan gelmektedir ve hacktivist eylemler de bunlardan biridir. Wikileaks’in son sızıntısı “Suriye Dosyaları”nın organizasyona, Anonymous tarafından iletildiği bilinmektedir. Aynı şekilde Anonymous geçtiğimiz yıl Türkiye’de yürürlüğe girecek olan internetteki filtre uygulamasını protesto etmek için Telekomünikasyon ve İletişim Başkanlığı’nı hedef almış ve Başkanlığın sitesine erişim yaklaşık yirmi dakika engellenmiştir.

Hangi amaçla ve niyetle yapılırsa yapılsın, hatta bu eylemleri içten desteklesek dahi, bunların ceza normlarını ihlal ettiklerin ve suç oluşturdukları tartışmasızdır. Gizliliği olan belgelerin paylaşılması ayrı bir inceleme konusu olmakla beraber, herhangi bir siteye erişimin engellenmesinin ilerleyen makalelerimizde inceleme konusu yaptığımız TCK’nın 244/1-2. maddelerinde tanımlanan suçları oluşturabilecektir.

Leave a reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir